Nürnberg’de yaşayan Bayram Türel’in bisiklet tutkusuyla dolu yolculuğu, 2012 yılında bir heves olarak başlamış ve 2025 yılına gelindiğinde 55.000 kilometreye ulaşarak muazzam bir serüven haline dönüşmüştür. Bu süreçte sadece bisiklet sürmekle kalmamış, aynı zamanda Almanya’nın tüm şehirlerini ziyaret ederek yeni dostluklar edinmiş ve unutulmaz anılar biriktirmiştir.
SADECE FİZİKSEL DEĞİL
Bisikletle geçirdiği zaman, ona sadece fiziksel olarak değil, zihnen de büyük bir özgürlük sunmuştur. Yollarda geçen her gün, yeni manzaralar, farklı kültürler ve insanların sıcak karşılamalarıyla dolup taşmıştır. Almanya’nın çeşitli şehirlerinde kamp yaparak, yerel lezzetleri deneyimleyerek ve bölge halkıyla etkileşime geçerek çok sayıda dost edinmiştir. Bu dostluklar, bisikletin birleştirici gücünü ve yolculuk yapmanın getirdiği sosyal etkileşimlerin değerini göstermektedir.
AVUSTURYA-İSVİÇRE
Bayram, Avusturya ve İsviçre’nin muhteşem dağlarını, yemyeşil ovalarını geçerken, her bir pedalda yeni bir keşif yapmanın heyecanını yaşamıştır. Doğa ile iç içe geçirdiği bu zaman, ona hem ruhsal hem de fiziksel bir dinginlik sağlamış, her seferinde yeni bir motivasyon kaynağı olmuştur. Yollar, kamp alanları, çektiği fotoğraflar ve videolar, Bayram’ın bu yolculukta biriktirdiği güzel anıların bir parçasıdır. Her biri, onun bu serüveninin bir parçası olarak, gelecekteki yolculukları için ilham kaynağı olacaktır.
GÜNDE 326 KİLOMETRE
2004 yılında günde 326 kilometre gibi bir mesafe kat etmek, Bayram Türel’in bisiklet sürme konusundaki kararlılığını ve azmini ortaya koymaktadır. Bu tür bir performans, sadece fiziksel dayanıklılığı değil, aynı zamanda mental bir güç ve motivasyonu da gerektirir. Bayram, bisiklet sayesinde birçok yer görmenin yanı sıra, bu yolculukların ona kattığı deneyimlerin ve yaşam derslerinin de farkındadır. Her şeyin “çok süper” olduğunu belirtmesi, onun bu yolculuktan duyduğu memnuniyeti ve mutluluğu yansıtmaktadır.
KAFA DENGİ BULAMADI
Ancak Bayram’ın yolculuğu, sadece güzel manzaralar ve dostluklarla sınırlı kalmamaktadır. Bisiklet sürmenin getirdiği zorluklar, bazen kafa dengesi bulmakta zorlanmasına sebep olmuştur. Bu durum, onun bisikletçi topluluğunda aradığı dengeyi bulma çabasını da ortaya koymaktadır.
Sonuç olarak, Bayram Türel’in hikayesi, bisikletin sadece bir ulaşım aracı değil, aynı zamanda bir yaşam tarzı, keşif aracı ve insanları bir araya getiren bir bağ olduğunu göstermektedir. Onun yolculuğu, bisiklet tutkunlarına ilham vermekte ve yeni nesillere bu eşsiz deneyimi yaşama isteği aşılamaktadır.