Uluslararası Demokratlar Birliği (UID), Filistin meselesinin temelinin Filistin halkının tarihî topraklarından zorla sürgün edilmesi ve temel haklarının ihlali olduğunu vurguladı.
Gazze’den Zorla Tahliye Planları insanlık onuruna aykırı
UID, Filistinlilerin Gazze’den zorla tahliyesini öngören planların insanlık onuruna ve uluslararası hukuka tamamen aykırı olduğunu belirtti. Filistin halkının kendi topraklarında güven ve huzur içinde yaşama hakkının tartışmaya kapalı olduğunu ifade etti.
BM Genel Kurulu’nun 181 Sayılı Kararı ve Nakba
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu’nun 29 Kasım 1947’de kabul ettiği 181 sayılı karar, Filistin topraklarında iki bağımsız devletin kurulmasını öngörmüştü. Ancak bu kararın hayata geçememesi ve 1948’de İsrail’in bağımsızlığını ilan etmesiyle birlikte yüz binlerce Filistinli zorla yerinden edildi. Bu süreç, tarihe Nakba (Büyük Felaket) olarak geçti.
1967 Savaşı’nın ardından gelen işgal
İsrail’in 1967 yılında gerçekleşen Altı Gün Savaşı sonucunda Batı Şeria, Gazze, Doğu Kudüs, Golan Tepeleri ve Sina Yarımadası’nı işgal etmesi üzerine, BM Güvenlik Konseyi 22 Kasım 1967’de 242 sayılı kararı kabul etti. Bu karar, İsrail’in işgal ettiği topraklardan çekilmesini ve bölgede kalıcı bir barışın sağlanmasını öngörüyor.
UID, uluslararası hukukun açıkça ihlal edildiği bu adaletsizliğin sona erdirilmesi ve Filistin halkının meşru haklarının korunması gerektiğini yineleyerek, Gazze’de ilan edilen ateşkesin korunmasının büyük önem taşıdığını ancak bunun tek başına barış için yeterli olmadığını belirtti.
Somut adımlar ve iki devletli çözüm
Filistinlilerin zorla yerinden edilmesine yönelik tüm girişimlere derhal son verilmesi ve uluslararası hukuk çerçevesinde güvenceler sağlanması gerektiği ifade edildi. UID, BM’nin 242 sayılı kararı doğrultusunda İsrail’in işgal altındaki topraklardan çekilmesi ve iki devletli çözümün derhal hayata geçirilmesi gerektiğini vurguladı.
Uluslararası destek ve insani yardımlar
Filistin halkının refah içinde yaşayabileceği, siyasi ve ekonomik olarak bağımsız bir yapının inşa edilmesi için uluslararası destek sağlanması gerektiği belirtildi. Ayrıca, insani yardımların sürdürülebilir şekilde ulaştırılması ve Filistin halkının temel yaşam haklarının güvence altına alınması gerektiği ifade edildi.
Tüm aktörlere acil hareket çağrısı
UID, Filistin halkının kendi topraklarında barış ve huzur içinde yaşayabilmesi için tüm aktörleri acilen harekete geçmeye davet etti. Kamuoyuna saygıyla duyuruldu.
